Kendini dindar, dürüst, ahlaklı olarak tanımlayan kardeşim;
Alkol alıp sarhoş olmak haram da, gıybet, dedikodu, iftira helal mi?
Birinin parasını çalmak, namusuna göz dikmek haram da, o kişinin arkasında konuşmak, dedikodu yapmak, iftira atmak, onunla alay etmek, onu küçük düşürmeye çalışmak helal mi?
Birisinin malını, ekmeğini çalıp yemek haram da, insanların diğer haklarını gasp etmek helal mi?
Bir insanın alnına silah dayayıp öldürmek haram da, onun haksızlığa uğramasına yol açıp yaşarken öldürmek helal mi?
Bana söyleyebilir misin? Allah’a açık şirk koşmak haram da, bir dünya menfaati için kullara yaranmaya çalışmak yoluyla Allah’tan değil de kullardan yardım beklemek ve bu yolla şirke girmek helal mi?
Söyle bana kardeşim;
Her bir günah yüzümüzde bir leke olarak iz bıraksaydı şu an yüzümüz görünüyor muydu sence?
Birilerini hataları ve günahları dolayısıyla kınarken, onların günahlarından bahsederken o birilerinden daha büyük bir günah işlediğini ve hatta o an nefsinin elinde oyuncak olduğunu anlaman için illa ki ölmen ve de görmen mi gerek?
Hani bir büyük laf vardı ya “hiç kimse sınanmadığı günahın masumu saymasın kendini” düsturunca ortamını bulamadığın için yapamadığın, önüne konmadığı için alamadığın, bir türlü uygun yeri bulamadığın için sahip olamadığın para, kadın, içki gibi her türlü zevki yaşayanları kınarken bir gün (Allah korusun) aynı günah ile imtihana tabi tutulabileceğini ve de anında kaybedebileceğini sakın unutma.
Hep merak ederim “ölünün arkasından” konuşulmaz da, “dirinin arkasından” konuşulabilir mi diye? Ölü hakkını savunamaz, sesini çıkaramaz da iftiralar, dedikodular, arkasından konuşulanlara müdahil olamayacakların da hemen hemen aynı kurala girdiği gerçeği aklımıza gelmez mi?
Kendini dindar, dürüst, ahlaklı tanımlayan kardeşim;
Bana garanti verebilir misin o kınadığın, arkasında konuştuğun ve hatta ölmüş insanların yerinde sen olsaydın aynı günahları, hataları işlemez miydin? Sen daha kötü, daha çirkin ve daha berbat işler görmeyeceğini söyleyebilir misin?
Demem o ki kardeşim;
Sen cebinde para, yanında kadın ve hatta altında seni güçlü kılan koltuk ve de uygun ortamın olmadan sakın ne ölülerin ne de dirilerin arkasından günah pazarlığı yapma, onları ayıplama ve kınama.